Bayburt’ta ramazan öncesi bakırlar kalaylanıyor
Genel
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
30.03.2022 - 10:21, Güncelleme:
30.03.2022 - 09:51 1756+ kez okundu.
Bayburt’ta ramazan öncesi bakırlar kalaylanıyor
Bayburt’ta ramazan öncesi bakırlar kalaylanıyor
Bayburt’ta bakır, kalay işiyle uğraşan 66 yaşındaki Hanefi Sarıkaya, 11 yaşında çırak olarak başladığı mesleğini 55 yıldır sürdürüyor. Yarım asırdır bakırı parlatarak geçimini sağlayıp, 4 çocuğunu büyüten Sarıkaya, “Ömrüm yettikçe bu mesleği yaşatmaya devam edeceğim” dedi.Ramazan ayına az bir süre kala bakır kap, tencere ve kazanlar kalaya götürülürken son yıllarda bu gelenek artık neredeyse unutuldu. 11 yaşında Zühtü Kurt ustasından mesleğini öğrendiğini söyleyen Sarıkaya, “1967 yılında bu işe çırak olarak başladım ve o yıldan beri bu mesleğe devam ediyorum. Rahmetli Zühtü Kurt ustamdı benim, ondan mesleğimi öğrendim, sağ olsun ustam bizleri zanaatkâr etti, biz de öğrendiklerimizi yaşatarak, bugünlere getirdik” şeklinde konuştu. Bakırcı ustası olarak Bayburt’ta iki kişiden biri olduğunu ifade eden Sarıkaya, “Eski ustalardan, bakırcılardan çok arkadaşlarımız, ustalarımız vardı hepsi vefat etti. O yüzden pek bakırcı ustası kalmadı. Şu an iki arkadaş kaldık bu işi yapan biri Mehmet Öztürk, biri de Hanefi Sarıkaya. İkimizde bu işi devam ettiriyor, mesleği yaşatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.“Bizden sonra bu işi yapacak kimse yok, ömrüm yettikçe bu mesleği devam ettireceğim”Bakırcılık mesleğine ilginin azaldığını dile getiren Sarıkaya, arkadaşı Mehmet ve kendisinden sonra bu mesleği kimsenin sürdürmeyeceğine dikkat çekerek, “Bakır, kalay işinde bir ara çok ciddi düşüşler yaşandı ama son 3 yılda ilgi yine arttı. İl dışındaki ve yurtdışındaki gurbetçiler anne-babalarının hatıralarını yaşatmak istedikleri için bakır kaplarını, tencerelerini, kazanlarını getirerek kalaylattırmak istiyorlar. O yüzden 3-4 senedir, özellikle yaz aylarının başında çok yoğun oluyor işlerimiz. Bizden sonra bu işi yapacak usta kalmadı, çırak yetiştiremiyoruz. Çünkü kimse çalışmıyor, hevesi yok. Benim oğlum var mesela bu işe heves etmiyor, heves etse yapar ama farklı işte çalışıyor. Ömrüm yettikçe bu işi ben devam ettireceğim” dedi.“Herkes esnaf olamaz, esnaf olmak kolay iş değil”Esnaflık işinin zor ve zahmetli bir iş olduğuna değinen Sarıkaya, “Bazı esnaf arkadaşlarıma diyorum ki müşterilerin malzemesini aldığınızda hemen yapın, müşteriyi bekletmeyin hoş olmuyor, ben bu işe bir esnaf olarak karşıyım. Ben bir iş aldığımda müşteriye şu gün, şu saatte gelin alın diyorum. Olması gereken bu çünkü. Her adam esnaf olamaz, esnaf olmak öyle kolay iş değil, esnaf dediğin sözünün sahibi olacak” ifadelerini kullandı. Öte yandan 2021 yılının Eylül ayında ‘yılın ahisi’ seçilen Sarıkaya, mesleğine gösterilen duyarlılıktan dolayı kendisine destek veren herkese teşekkürlerini iletti.
Bayburt’ta ramazan öncesi bakırlar kalaylanıyor
Bayburt’ta bakır, kalay işiyle uğraşan 66 yaşındaki Hanefi Sarıkaya, 11 yaşında çırak olarak başladığı mesleğini 55 yıldır sürdürüyor. Yarım asırdır bakırı parlatarak geçimini sağlayıp, 4 çocuğunu büyüten Sarıkaya, “Ömrüm yettikçe bu mesleği yaşatmaya devam edeceğim” dedi.
Ramazan ayına az bir süre kala bakır kap, tencere ve kazanlar kalaya götürülürken son yıllarda bu gelenek artık neredeyse unutuldu. 11 yaşında Zühtü Kurt ustasından mesleğini öğrendiğini söyleyen Sarıkaya, “1967 yılında bu işe çırak olarak başladım ve o yıldan beri bu mesleğe devam ediyorum. Rahmetli Zühtü Kurt ustamdı benim, ondan mesleğimi öğrendim, sağ olsun ustam bizleri zanaatkâr etti, biz de öğrendiklerimizi yaşatarak, bugünlere getirdik” şeklinde konuştu. Bakırcı ustası olarak Bayburt’ta iki kişiden biri olduğunu ifade eden Sarıkaya, “Eski ustalardan, bakırcılardan çok arkadaşlarımız, ustalarımız vardı hepsi vefat etti. O yüzden pek bakırcı ustası kalmadı. Şu an iki arkadaş kaldık bu işi yapan biri Mehmet Öztürk, biri de Hanefi Sarıkaya. İkimizde bu işi devam ettiriyor, mesleği yaşatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“Bizden sonra bu işi yapacak kimse yok, ömrüm yettikçe bu mesleği devam ettireceğim”
Bakırcılık mesleğine ilginin azaldığını dile getiren Sarıkaya, arkadaşı Mehmet ve kendisinden sonra bu mesleği kimsenin sürdürmeyeceğine dikkat çekerek, “Bakır, kalay işinde bir ara çok ciddi düşüşler yaşandı ama son 3 yılda ilgi yine arttı. İl dışındaki ve yurtdışındaki gurbetçiler anne-babalarının hatıralarını yaşatmak istedikleri için bakır kaplarını, tencerelerini, kazanlarını getirerek kalaylattırmak istiyorlar. O yüzden 3-4 senedir, özellikle yaz aylarının başında çok yoğun oluyor işlerimiz. Bizden sonra bu işi yapacak usta kalmadı, çırak yetiştiremiyoruz. Çünkü kimse çalışmıyor, hevesi yok. Benim oğlum var mesela bu işe heves etmiyor, heves etse yapar ama farklı işte çalışıyor. Ömrüm yettikçe bu işi ben devam ettireceğim” dedi.
“Herkes esnaf olamaz, esnaf olmak kolay iş değil”
Esnaflık işinin zor ve zahmetli bir iş olduğuna değinen Sarıkaya, “Bazı esnaf arkadaşlarıma diyorum ki müşterilerin malzemesini aldığınızda hemen yapın, müşteriyi bekletmeyin hoş olmuyor, ben bu işe bir esnaf olarak karşıyım. Ben bir iş aldığımda müşteriye şu gün, şu saatte gelin alın diyorum. Olması gereken bu çünkü. Her adam esnaf olamaz, esnaf olmak öyle kolay iş değil, esnaf dediğin sözünün sahibi olacak” ifadelerini kullandı. Öte yandan 2021 yılının Eylül ayında ‘yılın ahisi’ seçilen Sarıkaya, mesleğine gösterilen duyarlılıktan dolayı kendisine destek veren herkese teşekkürlerini iletti.
Ramazan ayına az bir süre kala bakır kap, tencere ve kazanlar kalaya götürülürken son yıllarda bu gelenek artık neredeyse unutuldu. 11 yaşında Zühtü Kurt ustasından mesleğini öğrendiğini söyleyen Sarıkaya, “1967 yılında bu işe çırak olarak başladım ve o yıldan beri bu mesleğe devam ediyorum. Rahmetli Zühtü Kurt ustamdı benim, ondan mesleğimi öğrendim, sağ olsun ustam bizleri zanaatkâr etti, biz de öğrendiklerimizi yaşatarak, bugünlere getirdik” şeklinde konuştu. Bakırcı ustası olarak Bayburt’ta iki kişiden biri olduğunu ifade eden Sarıkaya, “Eski ustalardan, bakırcılardan çok arkadaşlarımız, ustalarımız vardı hepsi vefat etti. O yüzden pek bakırcı ustası kalmadı. Şu an iki arkadaş kaldık bu işi yapan biri Mehmet Öztürk, biri de Hanefi Sarıkaya. İkimizde bu işi devam ettiriyor, mesleği yaşatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“Bizden sonra bu işi yapacak kimse yok, ömrüm yettikçe bu mesleği devam ettireceğim”
Bakırcılık mesleğine ilginin azaldığını dile getiren Sarıkaya, arkadaşı Mehmet ve kendisinden sonra bu mesleği kimsenin sürdürmeyeceğine dikkat çekerek, “Bakır, kalay işinde bir ara çok ciddi düşüşler yaşandı ama son 3 yılda ilgi yine arttı. İl dışındaki ve yurtdışındaki gurbetçiler anne-babalarının hatıralarını yaşatmak istedikleri için bakır kaplarını, tencerelerini, kazanlarını getirerek kalaylattırmak istiyorlar. O yüzden 3-4 senedir, özellikle yaz aylarının başında çok yoğun oluyor işlerimiz. Bizden sonra bu işi yapacak usta kalmadı, çırak yetiştiremiyoruz. Çünkü kimse çalışmıyor, hevesi yok. Benim oğlum var mesela bu işe heves etmiyor, heves etse yapar ama farklı işte çalışıyor. Ömrüm yettikçe bu işi ben devam ettireceğim” dedi.
“Herkes esnaf olamaz, esnaf olmak kolay iş değil”
Esnaflık işinin zor ve zahmetli bir iş olduğuna değinen Sarıkaya, “Bazı esnaf arkadaşlarıma diyorum ki müşterilerin malzemesini aldığınızda hemen yapın, müşteriyi bekletmeyin hoş olmuyor, ben bu işe bir esnaf olarak karşıyım. Ben bir iş aldığımda müşteriye şu gün, şu saatte gelin alın diyorum. Olması gereken bu çünkü. Her adam esnaf olamaz, esnaf olmak öyle kolay iş değil, esnaf dediğin sözünün sahibi olacak” ifadelerini kullandı. Öte yandan 2021 yılının Eylül ayında ‘yılın ahisi’ seçilen Sarıkaya, mesleğine gösterilen duyarlılıktan dolayı kendisine destek veren herkese teşekkürlerini iletti.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.